Eğitim -İş Sendikası
Eğitim-İş Sendikası, 2005 yılında çoğunluğu Eğitim-Sen üyesi olan eğitim emekçileri tarafından kurulmuş bir sendikadır. Yıllarca emek verdiğimiz, zor koşullara rağmen sendikal mücadelemizi sürdürdüğümüz, çocuklarımızdan fazla zaman ve emek harcadığımız ve bu nedenle de üzerine titrediğimiz sendikamızdan ayrılmak zorunda kalmak bizim için de çok zor olmuştur.
Ne var ki, o dönemde ve halen Eğitim-Sen’in ve bağlı konfederasyon KESK’in yönetiminde bulunan anlayış bizi bu kararı almaya mecbur etmiştir. Özellikle “anadilde eğitim” konusunda yaşanan ayrılık zaten var olan fakat sineye çekilen sorunları iyice gün yüzüne çıkarmış ve bu kopuşa neden olmuştur.
“Anadilde eğitim” ve ülkemizin doğu ve güneydoğusunda emperyalist güçlerin desteği ile yaratılan ve AKP’nin de “demokratik açılım” paketi ile destek verdiği “etnik ayrıştırma” hareketini saplantı haline getiren Eğitim-Sen yönetimi, üyelerinin büyük çoğunluğunu oluşturan Atatürkçü, devrimci ve demokrat bir çok eğitim emekçisinin sesine kulağını tıkamış ve ABD desteği ile yaratılan rüzgara kendini kaptırmış durumdadır. Bu doğrultuda düşünmeyen üyeler ya sendika içinde bir köşede sesini çıkarmadan beklemekte ya da bizler gibi mücadelesini kendi sesini ve doğrularını söyleyebileceği başka platformlarda örgütlenmektedir.
Açıklamaya çalıştığımız bu nedenlerle Eğitim-Sen’den ayrılan biz Eğitim-İş üyeleri o günden bugüne dek, hem AKP’nin emek, demokrasi ve Atatürkçü düşünceye olan düşmanlığı ile hem de KESK’in “sendikayı bölmek”, “faşist sendika olmak”, “emek hareketine ihanet etmek” suçlamalarıyla mücadele etmek zorunda kaldık. Ne var ki, doğrularımızdan vazgeçmedik ve demokrasiyi, emek mücadelesini, çağdaşlığı ve Cumhuriyetimizin temel ilkelerini korumayı ve savunmayı sürdürdük.
Son dönemde tabanına bazı şeyleri(!) açıklayamayan ve bu nedenle örgütsel bir sıkıntı içine düşen Eğitim-Sen, bizi ve üyelerimizi yurdun her tarafında hedef alan ve tehdit eden bir tavır geliştirmeye başlamıştır. Okullara örgütlenme çalışmasına giden arkadaşlarımız “devrimci şiddet uygulamakla” tehdit edilmiş ve okullara sokulmamaya çalışılmıştır. Sendikalarından kopuşları sindiremeyen KESK yönetimi son olarak başta Ankara olmak üzere bir çok ilde Eğitim-İş kortejini 1 Mayıs alanına girişine engel olmuştur.
Ankara Sıhhıye meydanında alana girmek isteyen sendikamız kortejine Eğitim-Sen üyelerinin engel olmak istemesi ve onların teşviki ile kışkırtılan BDP grubu üyelerimizin üzerine saldırmış ve birçok arkadaşımız yaralanmıştır. Yine aynı şekilde Ordu’da da yıllardır 1 Mayıs alanı olarak kullanılan belediye meydanına giremeyeceğimiz ve girmeye çalışırsak buna engel olunacağı Eğitim-Sen’li yöneticiler tarafından bizlere söylenmiştir. Ordu’da 300 üyesi olan Eğitim-İş’e 1 Mayıs etkinlikleri kapsamında çağrı yapmadığı gibi alana da girmesine izin vermeyen Eğitim-Sen yönetimini bu faşizan tavrından dolayı kınıyoruz.
Emekten ve demokrasiden yana olan, Atatürkçü düşünceye sahip, bu ülkenin bir karanlığa gömülmesini istemeyen, ABD’nin Ortadoğu’da, Afrika’da ve ülkemizde uyguladığı böl parçala yönet yönteminin en önemli araçları olan “etnik” ve “dini” ayrımcılığa karşı duran tüm eğitim çalışanlarını Eğitim-İş’te örgütlenmeye davet ediyoruz.
EĞİTİM-İŞ ORDU İL TEMSİLCİLİĞİ