AKIL VE BİLİM EN DOĞRU YOLDUR
Necdet Topçuoğlu
Okuyanlar bilirler, veba salgını Avrupa'ya yayıldığında, tüccarlar değerli mallarını kurtarmaya, zenginler ihtişamlı evlerini korumaya, fakirler ise Tanrıya yalvarmaya başlamışlardı. Onlar için kiliseler tek kurtuluş yoluydu. Kimse bilime güvenmiyordu.
O yıllarda herkes bilim insanlarını dinsiz olmakla suçluyordu. Bu cehalet 200 milyon kişinin ölümüne neden olmuştur. Özellikle hristiyan ülkelerde son derece yüksek sayıda ölüme yol açan salgın, Fransa'nın neredeyse 2/3'ünü öldürmüştür.
Skolastik düşüncenin hakim olmasının da etkisiyle, vebadan ölenler rahipler tarafından "işte inançsızların sonu budur" mealiden halka teşhir edilmek için, gömülmek yerine ağaçlara asılmıştır. Bu da hastalığın yayılmasını hızlandırmıştır.
Papa 9.Gregorius'un kedileri şeytan ilan etmesi, onları besleyen kişileri de şeytana yardımcı olan cadılar bellemesi yüzünden Avrupa'da kedilere ölüm kampanyası başlatılmıştır. Kedi nüfusu yok olunca gemilerle gelen fareler önce Roma'da sonra bütün Avrupa sokaklarında cirit atarak, vebayı tüm Avrupa'ya bulaştırmıştır.
Milyonlarca insan bu hastalıktan ölmüştür. Bu, o zamanlarda her 3 insandan 1'ine denk gelmektedir.
Ama Papa hiç durur mu, meydanı boş bulmuş, bir de bu veba hastalığından kırılan insanları şeytanın öldürdüğünü iddaa etmiş, koltuğunu korumayı başarmıştır.
Ancak bu olaylardan sonra halk artık dini dogmaları sorgulamaya başlamıştır. Dünyada toplumlara dincilik kadar zarar veren bir akım olmamıştır. Doğru olan aklın ve bilimin yolundan gitmektir. Dindarlık başka, dincilik başkadır. Dindarlık dini yaşamak, dincilik ise din tüccarlığıdır. Akılla yorumlandığı takdirde dinlerin insanlığa doğru yolu göstermesi kesindir.
Akıl ve bilim insanlığa, doğanın dengesini korumayı öğretmektedir. Leylekleri yok ederseniz, yılanlar çoğalır. Yılanları ve kedileri yok ederseniz farelerin sayıları artar. Köpekleri yok ederseniz vahşi hayvanlar yaşam alanlarına inerler. Kontrolsüz hayvanlar insanlara salgın hastalıkları bulaştırırlar. Dini inançlar ve mezhepler üzerinden hayvan katliamı yapılması, skolastik düşüncenin ürünüdür. Buna asla meydan verilmemelidir.
İnsanoğlu müdahale etmese, doğa dengesini korumaktadır. Türkiye de köpek nüfusunun 4 milyonu aştığı söylenmektedir. Ticari amaçla köpek maması üretenler, nüfusun artmasını tetiklemişlerdir. Vahşi Kapitalizmin vicdanı yoktur. Köpek nüfusunu üretirken de, yok ederken de kazanma peşindedir. Dünya sadece insanların yaşaması için yaratılmamıştır. Her canlının yaşama hakkı vardır. Yaşama hakkına saygı duyulmalıdır.
(30, Mayıs, 2024-Ankara)