MADIMAK VAHŞETİNİ UNUTMADIK
Necdet Topçuoğlu
2 Temmuz 1993 tarihinde cahillerce din adına işlenen Madımak vahşetini hatırlamak için Alevi olmaya gerek yoktur. Sadece vicdanlı bir insan olmak yeterlidir. Kalabalıkların aklı yoktur. Sadece bir hain işaret fişeği vahşetin meydana gelmesi için yeterlidir. Sivas Madımak Otelinde de böyle olmuştur. Savaşta bile işlenmeyecek toplu katliam yapılmıştır. Ayni dinin farklı meshebinden olanları öldürmenin sevap olduğuna inanan cahiller sürüsü, beynimizden hiç çıkmayacak bir travmaya sebep olmuşlardır.
Mizah yazarımız Aziz Nesin de orada bulunuyordu. Madımak katliamından neredeyse ölmek üzereyken cama yanaşan bir itfaiye merdiveninden inerek kurtuldum sanmıştı. Aşağı indiğinde "Asıl öldürülecek hayvan burada!" diyen biri tarafından kalabalığın önüne itilmişti. Halbuki onu iten hayvan bile olamayacak kadar, iğrenç bir yaratık idi.
Kalabalıktan ambulansa getirildiğinde doktor önlüğünü kendisine verip "Önlüğü giyerseniz doktor olduğunuzu zannederler, sizi tanımazlar" demiş ve onu öldürülmekten kurtarmıştı. Bu önlük hâlen Nesin Köyü'ndeki odasında is lekeli, yanık ve yırtık tişörtüyle birlikte sergilenmektedir.
Doktor; kim, ne demiş, ne yapmış, neye inanır diye düşünmez. İdari amir değildir, savcı değildir, din görevlisi değildir, kolluk kuvveti değildir. Doktorun işi yaşatmaktır. Doktor yaşatır. Hal böyle olmasına rağmen, işte o cani ruhlu yaratıklar hastanelerde doktorlarımıza şiddet uygulamaktadırlar. Bir kedinin hastalanan yavrusunu ağzında veterinere taşıdığını görünce, hayvanların sözde insanlardan daha vicdanlı olduklarına inandım.
Doktorların ve veterinerlerin gerek dünya, gerek ülke, gerekse kişisel tarihimizde bu ve benzeri yaşatma anıları muhteşemdir. Doktorlar düşünen, vatansever, saygılı bir geleneğin mensuplarıdır. Hatırlarsanız, Covid-19 sürecinde başta doktorlarımız olmak üzere, tüm sağlık personelimizin göstermiş oldukları fedâkârlıklar, her türlü takdirin üstündedir. Hepsine minnet ve şükranlarımı sunarım.
Her iki Temmuz günü Madımak vahşetini anarak, vicdanlarımızı terbiye etmeliyiz. Yaşama hakkı kutsaldır. Hiçbir canlı öldürülmeyi hak etmemektedir. Özellikle inanç ve fikir ayrılığı sebebiyle vahşetlerin işlenmemesi için, insanların eğitilmesi şarttır. Bu vesile ile Madımak Otelinde canice yakılarak, hayatlarını kaybedenleri rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun. Tekrarını görmemeyi dilerim.
02, Temmuz, 2025-Ankara)